ERP sistemi seçimi yaparken değerlendireceğiniz birçok kriter var. Değerlendirdiğiniz yazılımların,

• Hangisinin hangi iş süreçlerinize hazır bir şekilde cevap verebildiği,
• Hangi iş süreçleriniz için yazılımsal uyarlama yapmanız gerektiği,
• Yazılımsal uyarlamanın hangi yazılımda ne kadar kolay olduğu,
• Hangisinin sektörünüzdeki başka firmalar tarafından ne kadar kullanıldığı,
• Danışmanlık ekibinin sektörünüzün iş süreçlerinize ne kadar hakim olduğu,
• Lisanslama, implementasyon, bakım, destek modelleri,
• Kullanım kolaylığı,
• Fiyat skalası,

vb. birçok kriteri detaylı olarak ele almalısınız.

Hepimiz daha az maliyet yapmayı severiz. Bu nedenle düşük fiyatlı yazılımlar sizi daha çok cezbedebilir.

ERP sistemi seçimi yaparken yapacağınız en büyük hata da bu olur.

Düşük fiyatlı yazılımla işlerinizi çözebileceğiniz yanılgısı sizi aslında daha büyük maliyetlere ve zaman kayıplarına sürükleyecektir. Yazılım sizin iş süreçlerinizi yeterince kapsamayacak, size yeterince uyum sağlayamayacaktır. Uyarlamalar yaparken büyük maliyetlerle karşılaşmanıza yol açacaktır. Tüm uyarlama çabalarınıza rağmen hayalleriniz suya düşebilir ve beklentilerinizi karşılamayan bir sistemle karşılaşabilirsiniz.

Hangi ERP sistemine yatırım yapacağınızı belirlerken,

• İş süreçlerinizi hazır bir şekilde en çok kapsayan yazılımı,
• İş süreçlerinizde gelecekte yaşanabilecek değişimlere en hızlı ayak uydurabilecek yazılımı,
• Yıllar boyunca destek alabileceğiniz, uzman, profesyonel ERP yazılım sağlayıcısını

seçmeniz gerektiğini hep aklınızda bulundurun.

ERP implementasyonlarının %75’i bütçe aşımı, veya zaman aşımı, veya beklentilerin karşılanamamasıyla sonuçlanır.

Daha önce hiç ERP implementasyon deneyimi olmayan kişiler bunun teknik bir iş olduğunu, başarısızlıkların teknik nedenlerden kaynaklandığını zannedebilir.

Oysa ki durum çok farklıdır.

ERP implementasyonu teknik bir iş olmaktan çok, süreç sadeleştirmesi ve standartlaştırması, organizasyonel değişim ve insan faktörünün yönetimiyle ilgilidir.

Yapılan araştırmalar ERP implementasyonlarındaki başarının ya da başarısızlığın %10-20’sinin teknik faktörleriyle ilgili olduğunu, %80-90’ının ise süreç yönetimi, organizasyonel değişim ve insan faktörlerinin yönetimiyle ilgili olduğunu ortaya koymaktadır.

ERP implementasyonuna girişirken lütfen bu durumu göz önünde bulundurun.

Ortanizasyonel değişimi yönetme planınızı, süreç sadeleştirme ve standartlaştırma planınızı, kullanıcı eğitim planınızı oluşturun. Kullanıcı eğitimleri sadece yazılım sisteminin kullanılacak ekranlarının eğitimi değildir. ERP felsefesinin de eğitimidir. Şirket için öneminin ve şirkete neler kazandıracağının da eğitimidir. Süreçlerin eğitimidir. Herhangi bir problem yaşanırsa nasıl davranılması gerektiğinin, kime nasıl danışılması gerektiğinin eğitimidir.

ERP sadece yazılım değildir.

Yazılım, süreçler ve insan boyutlarının yer aldığı bütünsel bir sistemdir.

ERP sektöründe çalışırsanız çok sayıda firma tanır, çok sayıda insanla tanışır, farklı birçok iş yapma modeli görür, süreçlerle ilgili problemleri anlar, farklı çözümleri tecrübe eder, tecrübelerinizle insanlara yön gösterirsiniz.

Farklı departmanların süreçlerini öğrenirsiniz. Farklı departmanların birbirleriyle olan iş akışlarını ve bilgi alış verişlerini keşfedersiniz.

Kendinizi işletmecilik alanında sürekli olarak geliştirirsiniz.

Belki başka bir iş yapsaydınız daha az çalışmanız gerekebilirdi. Belki başka iş yapsaydınız kısa zamanda bu kadar çok öğrenmeniz beklenmeyebilirdi.

Ama olsun.

ERP sistemi tüm işletmelerin ihtiyacı.

Ve bu alanda tecrübeli uzman sayısı yetersiz. Bu nedenle tecrübeli ERP uzmanları çok kıymetli. Ve öyle olmaya uzun bir süre devam edecekler.

Şirketinizde bir süredir ERP sistemi kullanıyorsunuz.

Belki 6 aydır canlı kullanımdasınız, belki de 6 yıldır.

Peki ama elinizdeki ERP sisteminden yeterince yararlanabiliyor musunuz?

ERP sistemleri geniş kapsamlı sistemlerdir. İçinde birçok uygulamayı, yöntemi ve modeli barındırır. Bunlardan bir kısmını kullanmak sizin iş yükünüzü hafifletir, bir kısmıysa sizin için şimdilik gerekli değildir. Hatta bir kısmının varlığından bile haberiniz olmayabilir, duyunca “böyle bir şey de yapıyor muymuş elimizdeki sistem?” diye şaşırabilirsiniz.

ERP sistemi kullanmak bir bahçeye sahip olmak gibidir.

Bahçeye nasıl bakarsanız öyle hal alır. Bakarsanız bağ, bakmazsanız dağ olur. ERP sisteminiz de aynı şekildedir. İlgilenir, düzenli kullanımını sağlar, bakım, güncelleştirme ve iyileştirme çalışmaları yaparsanız iş süreçleriniz tıkır tıkır işler. Eğer ilgilenmez, güncelleştirmez, bakımını yapmazsanız iş süreçleriniz geriye doğru gider ve ERP sisteminize yaptığınız yatırımlar çöpe gider.

Tahmin edeceğiniz gibi, ERP sisteminiz zaman içerisinde ya ileriye gider, ya da geriye gider, ortası yoktur.

ERP sisteminizden yeterince fayda alıp alamadığınızı anlamak için,

• Farklı birimlerinizi biraraya getirin ve mevcut süreçlerini ERP sistemiyle nasıl yönettiklerini anlattırın (teoride değil, fiiliyatta nasıl yürütüyorlar, ne kadarını gerçekten ERP sisteminde tutuyorlar). Sıkıntılarını öğrenin, yeni ihtiyaçlarını dinleyin, öneriler isteyin.
• Sistemi kim ne kadar kullanıyor bilgisini toplayın (ERP sisteminizin log kayıtları size yol gösterecekir).
• Mevcut süreçlerinizi bir denetmen gözlüğüyle inceleyin. Süreçlerinizde nerelerde açıklar olabilir, hangi açık nasıl bir risk doğuruyor, açıkları ERP sisteminiz vasıtasıyla nasıl kapatabilirsiniz değerlendirin.
• Raporlarınızı gözden geçirin. Sisteminizdeki raporların hangilerini düzenli olarak kullanıyorsunuz, hangilerini daha iyi bir hale getirebilirsiniz, başka hangi raporlara ihtiyaç duyuyorsunuz tespit edin.

ERP danışmanlarınızla biraraya gelin. ERP danışmanlarınız size yukarıdaki konularla ilgili öneriler sunsun ve birlikte bu konularda çalışma planları oluşturun. Size ERP sisteminizin yeni versiyonunda gelen yenilikleri anlatsınlar ve birlikte bu yeniliklerden hangilerini nasıl devreye alacağınızın planlarını yapın.

Şirketinize iş yazılımı yatırımı yaparken riski minimize etmek istemeniz son derece doğal.

Kimse büyük bir yatırım yapıp yatırımının boşa gitmesini istemez, öyle değil mi?

Ancak böyle bir riski yönetmenin yolu ucuz yazılım tercih etmek değil.

Ucuz yazılım çöpe atılan para, çöpe atılan zaman ve çöpe atılan umutlar demektir. Tedarikçiniz yaşayamayacak, kendi maliyetlerini karşılayamayacak ve bir süre sonra servis vermeyi keserek sizi kaderinizle baş başa bırakacak demektir.

İş yazılımı seçerken bakmanız gereken en önemli 3 kriter şunlardır:

• Değerlendirdiğiniz yazılım sizin şirketinizin iş süreçlerine ne kadar uyuyor (organizational fit)
• Değerlendirdiğiniz yazılım sonradan çıkabilecek ihtiyaçlara ne kadar cevap verebilir (flexibility)
• Yazılımı sağlayan yazılım sağlayıcınız ve danışmanlık firmanız size ne kadar yakın ve kaliteli destek verebilir?

Yukarıdaki 3 kritere en çok uyan yazılımları değerlendirmeye almalı, diğer yazılımları değerlendirmeye almamalısınız.

İş yazılımları sayesinde daha verimli çalışabilir, kaynak kayıplarınızı ve mali kayıplarınızı azaltabilir, daha sağlıklı bilgilerden hareketle daha sağlıklı kararlar alabilirsiniz.

Türkiye’de kurumsal iş yazılımı kullanımı her geçen gün artıyor.

ERP, CRM, Doküman Yönetimi, İş Zekası, Tedarik Zinciri Yönetimi, e-Fatura, Pazarlama Otomasyonu gibi iş yazılımları hayatımıza daha çok giriyor.

Kimi firmalar kurumsal iş yazılımı kullanma konusunda çok ilerideler, kimileriyse çok gerideler.

Etrafınızda duymuşsunuzdur.

Kurumsal iş yazılım sistemi projelerinin bir çoğu ya bütçesini aşıyor, ya planlanan zamandan daha uzun sürüyor, ya da başta oluşan beklentileri karşılamıyor.

Bu blogu iş yazılımı projelerinde görev yapacak olan kişilere yardımcı olmak için başlattık.

İş yazılımı projelerinin yaşam döngüsüyle ilgili (seçim, implementasyon, kullanım, göç) tüm aşamalar hakkında yazılar yayınlıyoruz.

Yazılarımızda kurumsal iş yazılımı konusunda 25 yılı aşan tecrübemizi ve binlerce müşteriyle yaşadığımız deneyimleri paylaşıyoruz.

Sunmaya çalıştığımız bilgileri kullanırsanız şirketinize iş yazılımı seçerken, iş süreçlerinizi oluştururken, implementasyon gerçekleştirirken, sisteminize güncellemeler ve iyileştirmeler yaparken, sisteminizi kullanırken, ekiplerinizi yönetirken, raporlama sisteminizi oluştururken, danışmanlarınızla çalışırken daha rahat ve proaktif hareket edebilirsiniz.

Size ne kadar yardımcı olursak ülkemiz ve ekonomimiz o kadar fayda sağlayacak.

Eğer siz de iş yazılımlarıyla ilgileniyorsanız, sizinle tanışmayı çok isteriz. 444 54 92 no’lu telefondan bize ulaşabilirsiniz.

Satınalma sürecinizi iyileştirmeniz gerektiğine inanıyorsanız, işe önce satınalma taleplerinizi nasıl yönettiğinizi incelemekle başlayın.

Eğer şirketinizde,

• Satınalma taleplerinizi belirli bir dijital sistemde yönetmiyorsanız,
• Talepleriniz için gereken onay rotaları net değilse,
• Taleplerinizi kağıt ortamında dolaştırıyorsanız,
• Talebinizin ne durumda olduğunu öğrenmek için telefonlar açmanız, yetkililerin yanına gitmeniz gerekiyorsa,
• Satınalma talebi için yeterli bütçenin olup olmadığını takip edemiyorsanız,
• Hangi kaynak için ne zaman ne kadarlık talep yapmanız gerektiğini takip etmek için yoğun emek harcıyorsanız,

Satınalma taleplerinizi daha etkili yönetmenin yollarını bulmanız lazım.

e-MOR ekibi olarak inşaat, tarım, tekstil, üretim, ticaret, medikal, vb. çok sayıda farklı sektörden elde ettiğimiz deneyimlerden hareketle, sizin için satınalma taleplerinizi daha etkili yönetmenize yardımcı 5 kolay yöntemi listeliyoruz.

1. Talepleriniz için dijital onay sistemi kurun.

Satınalma taleplerinizi yönetebilmeniz için dijital bir onay sistemi kurmalısınız.

Personeliniz bir malzemeye, ekipmana, işçiliğe,kaynağa ihtiyaç duyduğunda taleplerini dijital bir forma doldurmalı ve yetkili mercilerin onayına sunmalı. Yetkili mercilerin onayından geçen talepler teklif toplama sürecine aktarılarak siparişe doğru adım adım ilerlemeli.

Satınalma taleplerinizi dijital ortamda yürüttüğünüz zaman taleplerinizle ilgili bir veritabanına sahip olmuş olursunuz.

Bu sayede, kim ne zaman hangi talebi yapmış, talep kimlerin onayından geçmiş, şu anda talebin onayı ne durumda, kimin önünde ne zamandır bekliyor, vb. sorularınıza cevap bulabileceksiniz. Sorgulama ve denetleme imkanınız artacak. Ayrıca, taleplerinizi takip etmek ve talepleri değerlendirmek çok daha pratik olacak.

2. Talep edilen malzemenin depolarınızda ne kadar olduğunun kontrolünü yapın.

Satınalma talebi yaparken veya yapılmış bir satınalma talebini değerlendirirken talep edilen malzemeden depolarınızda ne kadar olduğunun kontrolünü kolayca yapabilmelisiniz.

Hatırlayın. Deponuzda olan bir malzeme gereksiz yere satın alındığında neler hissetmiştiniz?

Aslında depolarınızda var olan bir malzeme için gereksiz yere satın alma talebi açılması riskini azaltmak için stok bilgilerinize hızla erişebilmelisiniz.

Örneğin, e-MOR ERP sisteminin satınalma talebi yönetimi uygulamasında talep yaparken veya yapılmış bir talebi değerlendirirken malzemeden hangi deponuzda ne kadar var görebilirsiniz. Bu sayede gereksiz talepleri açma ve onaylama riskinizi azaltabilirsiniz.

3. Depolararası rezervasyon sürecini hayata geçirin.

Satınalma talebi sırasında malzemeden hangi deponuzda ne kadar var görebiliyorsunuz.

Peki, bir adım sonrası ne olmalı?

Bir malzeme eğer bulunduğunuz depodan farklı bir depodaysa depolararası rezervasyon sürecini başlatabilmelisiniz.

Başka depoda olan bir malzemeyi o depodan talep edebilirsiniz.

Satın alma yapmak yerine depolararası transfer yapmak birçok durumda avantajdır. Stok optimizasyonu yapabilmenize ve gereksiz alımların önüne geçebilmenize yardımcı olur.

Depolar arası rezervasyon sürecinde bağlı bulunduğunuz depoya transfer edilmesi için, malzemeyi diğer depodan talep edersiniz. Eğer diğer deponun yetkilisi bu işleme onay verirse malzeme o depodan çıkıp sizin deponuza gönderilecektir.

4. Bütçeyle kıyaslayın.

Bütçe kontrolü ile mali disiplini sağlayabilmeniz için satınalma taleplerinizi bütçelerinizle kıyaslamanız şart.

Örneğin, satın alma talebinizin hangi aktivite bütçesine istinaden olduğunu talep sırasında belirtmelisiniz. Sisteminiz o aktivite bütçesine istinaden daha önce yapılmış maliyetleri de göz önünde bulundurarak satın alma talebinizin bütçe kontrolünü gerçekleştirerek size yön gösterir.

Bu sayede şirketinizde bütçe disiplinini sağlıklı bir şekilde oluşturabilir ve yürütebilirsiniz. Gereksiz maliyetlerin önüne geçebilir, kayıplarınızı azaltabilir ve karınızı yükseltebilirsiniz.

5. Satınalma taleplerinizi otomatik oluşturun.

Eğer diğer 4 yöntemi başarıyla uygulamaya aldıysanız, sıra geldi 5. ve en keyifli yönteme.

Satınalma taleplerinizi personeliniz oluşturabileceği gibi, sisteminiz de otomatik olarak oluşturabilir.

Projenizde planladığınız aktivitelerde ihtiyaç duyulan kaynaklara bakarak, üretim planınızdaki ihtiyaç duyulan kaynaklara bakarak, satış siparişlerinizdeki ihtiyaç duyulan kaynaklara bakarak, depolarınızı kontrol ederek, stok kritik seviyelerinizi kontrol ederek, minimum sipariş miktarlarını kontrol ederek sisteminiz otomatik olarak satınalma taleplerinizi oluşturup onaya sunabilir.

Bu sayede satınalma sürecinizi optimize edebilirsiniz. Zamanı gelmiş bir talebi açmayı gözden kaçırma riskinizi bertaraf edebilirsiniz. İşlerinizin tıkır tıkır yürümesini sağlayabilirsiniz.

Evet, tablet fiyatları düştü. Ve tabletler yoğun olarak hayatımıza girdi.

Şirketinizle ilgili önemli raporlarınızı ve performans göstergelerinizi cebinizde taşımanız artık hayal değil.

e-MOR’un tablet bazlı yönetici bilgi panoları ile yönetiminiz önemli raporlarını istedikleri yerde açıp inceleyebilirler.

ERP sisteminizdeki verileri tablolar ve grafikler olarak arzu ettikleri formatta görüntüleyebilirler. Bu sayede önemli verilere erişimleri kolaylaşır. Artık ofise olan bağımlılıkları azalır.

Yönetici bilgi panolarınızda,

• Kasalarınız,
• Banka hesaplarınız,
• Çekleriniz, senetleriniz,
• Alacaklarınız, borçlarınız,
• Satışlarınız,
• Satın almalarınız,
• Bütçeleriniz,
• Sözleşmeleriniz,
• Hakedişleriniz,
• Projeleriniz,
• İmalatlarınız,
• Üretimleriniz,
• Maliyetleriniz,

vb. birçok hareketleriniz yer alabilir.

Artık ERP sistemine geçmenizin zamanı geldi.

Ekibinizin en azından bir kısmı buna çok istekli. Yönetiminiz sistemsizliğin getirdiği problemlerden bıkmış. Bir an önce bir sisteme geçilmesini istiyor.

ERP sağlayıcılarıyla görüşüyorsunuz. Teklifler istiyorsunuz. Ve size birbirine benzemeyen teklifler geliyor.

Tekliflerin dip toplamlarına bakarak tercihinizi yönlendirirseniz başınız çok ağrıyacak.

Eğer bir sıralama yapmanız gerekirse, önem sırasını şöyle belirleyin:

1. Süreç uyumu (ERP sistemi mevcut haliyle sizin işlerinizi ne kadar detaylı kapsıyor.)
2. Teknik destek (ERP sağlayıcısı size nasıl destek sağlıyor.)
3. Toplam sahip olma maliyeti (satın alma, implementasyon ve kullanım süresince sistemi kurma, ayakta tutma ve yeni ihtiyaçlara göre yeni geliştirmeler yaparak iyileştirme maliyeti)

Maliyet fiyat demek değildir. ERP tekliflerinde gizli maliyetler fiyata yansıtılmamış olabilir. Tetikte olun. Teklifleri en ince ayrıntısına kadar okuyun. Kimi teklifte implementasyon faaliyetleri fiyata dahildir, kiminde değildir. Kiminde 20 gün, kiminde 50, kiminde 100 gün dahildir. Kimi sistem 40 günde kurulabilirken kimi sistem 200 günde bile kurulamayabilir. Bunlarla ilgili çok iyi araştırma yapmanız ve satır aralarını dikkatli okumanız gerekli.

ERP tekliflerini mukayese ederken fiyata değil toplam sahip olma maliyetine bakmalısınız. Toplam sahip olma maliyeti, ERP sistemini aldığınızda, kurarken, ve yıllar boyu kullanırken (15 yıl iyi bir projeksiyondur) yapacağınız maliyetlerdir. Satır aralarını iyi okuyun. Bakım anlaşmalarının maliyetlerini, eğitim maliyetlerini, danışmanlık günlük maliyetlerini iyi hesaplayın.

Sisteme ilk baştan para vereyim sonra da bir daha para vermeyeceğim diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.

Eğer ERP sisteminizin şirket içindeki kullanımının yaygın ve başarılı olmasını istiyor, fayda sağlamak istiyorsanız bakım anlaşmalarınızı düzenli yapacak, sistemi ayakta tutmak ve geliştirmek için düzenli olarak danışmanlık satın alacaksınız.

Teklifte sunulan ürün ve hizmetlerin içeriğini iyi inceleyin. Piyasadaki tüm ERP sistemleri birbirinden farklı. Hepsi her şeyi yaptığını iddia edebilir. Ancak bu doğru değil. İyi bir demo süreci geçirdiyseniz, hangi sistemin neler yapabildiğini kendi gözlerinizle görmüşsünüzdür. Tekliflerde geçen ürünlerin içeriğini bu gözle değerlendirin ve elmayla armudu kıyaslamayın. Bir sistem diğerine göre pahalıysa bunun bir sebebi vardır.

Teknik destek en önemli ve öncelikli kriteriniz olsun. İşleriniz çok kıymetli. Faturalarınızı, siparişlerinizi, stoklarınızı, varlıklarınızı, finansınızı, raporlarınızı, ve daha bir çok kritik işleminizi hep ERP sisteminiz üzerinden takip edeceksiniz. Sisteminizi ayakta tutabilmeniz, kendinize uyarlayabilmeniz, zaman içerisinde yeni ihtiyaçlarınıza uygun bir şekilde geliştirebilmeniz için teknik destek alabilmeniz şart. Araştırmanızı iyi yapın. En iyi teknik destek veren şirketle anlaşmaya çalışın. Göreceksiniz, başarınızın anahtarı teknik destekte.

Gerek implementasyon, gerekse kullanım evresinde kullanıcılar birçok fikir ve öneriyle gelecekler.

Bunların bir kısmı çok yararlı, bir kısmı önemsiz, bir kısmı gereksiz, bir kısmıysa çok tehlikeli olacaktır.

Kullanıcılarınızdan gelen her değişiklik talebini aşağıdaki 4 kategoriden birisine yerleştirmelisiniz:

• Olmalı,
• Olursa iyi olur,
• Önemsiz,
• Tehlikeli.

Değişiklik taleplerinin yönetimi bilgi yönetim sistemleri alanının en önemli konularından birisi.

Birçok ERP projesini sıkıntıya düşüren şey kullanıcılardan gelen değişiklik taleplerinin yönetilememesidir.

ERP sistemi yatırımının birinci hedefi kullanıcılara konfor sağlamak değildir. Eğer böyle düşünüyorsanız, kullanıcılara ne verirseniz verin kullanıcıların tatmin olmayacağını bilmelisiniz.

Yatırımı üst yönetim yaptığına göre ERP sisteminde değişiklik taleplerinin

• üst yönetimin ihtiyaçlarına,
• süreçlerin belirli standartlarda yönetilmesine,
• süreçlerin hızlanmasına
• ve raporlama sistemine

olan etkilerini öncelikli değerlendirmelisiniz.

ERP sisteminizi 15 yılı aşkın bir süre kullanacaksınız. Zaman içerisinde yeni yeni ihtiyaçlarınız ortaya çıkacak.

ERP sisteminizi de sürekli olarak çalışır, yeni ihtiyaçlarınıza cevap verir, yeni kabiliyetlerle daha da güçlendirir hale gelmelisiniz.

Ancak bunu yaparken dikkatli olun, çünkü değişiklikleri yönetmek bazen sorunlara yol açabiliyor.

Periyodik değerlendirme toplantıları yaparak değişiklik taleplerini değerlendirin. Değişiklik talepleri arasından seçtiklerinizi takvimlendirin ve takvim planına uygun bir şekilde geliştirerek canlı kullanıma alın.

Hangi değişiklikleri planınıza alıp hangilerini almayacağınıza iyi karar verin. Çünkü değişiklikler maliyetli olabilir. Zaman alabilir. Her değişikliği yapmaya çalışırsanız karmaşaya kapılabilir, yapmanız gereken asıl değişiklikleri yapamayabilirsiniz.

İstenen bir değişiklik talebi ilk bakışta masum görünebilir. Ancak iyi irdelenmelidir. Çünkü değişiklikler birden fazla birimin çalışmasını ve çeşitli raporları etkileyeceği için, değişikliğin nerelere etki yapacağını ve diğer birimlerin de bu değişikliği kabul edip etmediklerini değerlendirmeniz şart.

Ayrıca, yaptığınız değişiklikler eğer ERP sisteminizin standart versiyonunun çok dışında işlerse, ERP’nizi upgrade ederken sorunlar yaşayacaksınız. ERP sisteminizin standardından uzak değişiklikler yeni versiyonla uyumsuz olacak, değişikliğin etki ettiği formlarda ve raporlarda aksaklıklara yol açacak. Aksaklıkları tespit etmeniz ve düzeltmeniz, zaman, kaynak ve maliyet ihtiyacı doğuracak.

Eğer başınız ağrımasın istiyorsanız değişiklik taleplerini iyi inceleyin ve gerekli olan değişiklikleri yapın. Yapılsa güzel olur, önemsiz ve tehlikeli kategorilerindeki değişiklik taleplerinden mümkün olduğunca uzak durun.